ARKADAŞ KISKANÇLIĞI
Evinize bir tanıdığınız gelir, onun da bir çocuğu vardır. Çocuğunuz, başka' bir küçük afacanı görünce, sizin gözlerinizin içine bakar, "Acaba annem, onu benden daha mı çok sevecek?" diye. Çünkü çocukların, en yoğun yaşadığı duygu "sevgi"dir. Sevginin yoğunluğu her zaman "kıskançlığı" beraberinde getirir. Çocuğunuz, evinize gelen, bu küçük misafirin gelişine çok sevinir ancak için için de kıskanır. Kreşe ve ilkokula giden çocuklar, sınıf arkadaşlarını, sıra arkadaşlarını kıskanırlar. Burada yine, sevilen birinin sevgisinin bölünmesi ya da kaybedilmesi kaygısı vardır.
Özellikle, çocuklarının yanında, başka çocukları, hem de en yakın arkadaşlarını öven annelerin çocuklarında "arkadaş kıskançlığı" çok görülür. Bazı anneler, çocuklarına, onun en yakın arkadaşını örnek göstererek överler: "Bak Ayşe'ye ne kadar uslu, annesini hiç üzmüyor. Sen ise beni hep üzüyorsun. ." Ya da "Ali'ye bak da örnek al. Derslerine nasıl çalışıyor. Sınıfın birincisi" gibi örneklemeler, çocuğu hem arkadaşlarından soğutur ve onlara düşmanlık duyguları geliştirmesine yol açar, hem de sizin örnek gösterdiğiniz davranışlara ters tepki geliştirir.
İşte bu sebeplerden dolayı, çocuklar, arkadaşlarını kıskanırlar. Yani anne-babaların hatalı tutumlarından dolayı. Bu gibi, yanlış davranış ve algılamalara yol açmamak için, çocuğunuzun yanında başka çocukları, özellikle de en yakın, en sevdikleri arkadaşlarını övüp örnek göstermeyin. Duyacağınız şu olacaktır: "Sen onu benden çok seviyorsun değil mi?"
DERLEYEN... (EDİTÖR)
İletişim:
[email protected]